Adı skandallarla anılan eski ÖSYM Başkanı İTÜ’de ders vermeye devam ediyor
Kamuoyunun yıllarca tartıştığı KPSS kopya skandalı ve YGS'deki şifreli kitapçık iddialarının merkezinde yer alan ve döneminde intihal suçlamalarıyla da gündeme gelen eski ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, yargılandığı FETÖ davasından beraat etti. Görevini kötüye kullanma suçundan hüküm alan Demir, cezasının ertelenmesiyle birlikte akademik görevine İstanbul Teknik Üniversitesi Tekstil Teknolojileri ve Tasarımı Fakültesi’nde devam ediyor.
ÖSYM Başkanlığı ve intihal skandalları
2010 yılındaki KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı'nda kopya iddiaları üzerine görevinden istifa eden Ünal Yarımağan'ın yerine, Eylül 2010’da Ali Demir ÖSYM Başkanvekili olarak atandı. 29 Mart 2011’de ise dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından asaleten bu göreve getirildi.
Demir’in adı aynı dönemde ciddi bir intihal skandalıyla da gündeme geldi. Loughborough Üniversitesi'nde doktorasını tamamlayan araştırma görevlisi olarak orada kalan Ali Demir’in, Alman akademisyen Peter Latzke'nin yazdığı makaleleri 1990 yılında Teknik ve Tekstil adlı dergide dokuz bölüm süren bir yazı dizisiyle Türkçeye çevirdiği ortaya çıkdı. Dokuz bölümlük bu yazı dizisinin intihal içerdiğinin kanıtlanması üzerine Demir 'özür' yazısı yayımladı.
YGS’de şifreli kitapçık ve KPSS’de kopya iddiaları
Demir’in asaleten göreve başlamasından kısa bir süre sonra, 27 Mart 2011’de gerçekleştirilen YGS sınavında Temel Matematik Testi’ndeki doğru seçeneklerin bir şifreyle belirlendiği iddiaları kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Aynı yıl düzenlenen ALES’te ise hatalı kitapçıklar nedeniyle birçok aday sınavı terk etti. KPSS’de de sınav güvenliğine dair çeşitli ihlaller ve kopya iddiaları gündeme geldi.
O dönem kamuoyunun baskısıyla açıklama yapan Demir önce iddiaları reddetti, sonrasında “Şifre var ama kopya yok” dedi.
Bilirkişi raporu: Sınav soruları sistematik biçimde sızdırıldı
Terör ve Örgütlü Suçları Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, Demir’in başkanlığı döneminde 2010–2015 yılları arasında ÖSYM tarafından düzenlenen tüm sınavlarda soruların sızdırıldığına dair bilirkişi raporlarına yer verildi. Rapora göre, sınav soruları matbaaya gönderilmek üzere “Sır cihazı” olarak bilinen kriptolu belleklere yüklenirken, ÖSYM bilgisayarlarına kurulan “ProNMS” ve “Lumension” adlı programlar üzerinden bu sorular sistematik biçimde arka planda kaydedildiği belirtiliyor.
FETÖ üyeliğinden beraat, görevi kötüye kullanmadan ceza
Eski ÖSYM Başkanı Ali Demir hakkında ‘FETÖ’ üyeliği ve 'zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma' suçlarından 18 yıl 6 ay hapis cezası istemiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dava açılmıştı. Yıllar süren yargılama süreci sonunda Ali Demir, FETÖ üyeliği suçlamasından beraat etti. Ancak görevi kötüye kullanma suçlamasından 1 yıl 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, Demir’in aldığı cezanın hükmünün açıklanmasını 5 yıl erteledi. Bu süre içinde herhangi bir suça karışmaması durumunda ceza infaz edilmeyecek.
İTÜ’de aktif akademisyenlik ve etik tartışmaları
Tüm bu skandallar, yargı süreci ve ceza kararına rağmen Ali Demir, İstanbul Teknik Üniversitesi Tekstil Teknolojileri Fakültesi’nde profesör unvanıyla akademik görevini sürdürüyor. Ayrıca, görev yaptığı süreçte İTÜ lojmanlarında kaldığı da iddialar arasında.
Ali Demir’in İTÜ gibi köklü bir devlet üniversitesinde halen görev yapıyor olması, özellikle akademi dünyasında etik, liyakat ve kamu güveni gibi kavramların yeniden sorgulanmasına neden oluyor. Bazı akademisyenler ve öğrenciler, geçmişinde hem intihal hem de sınav skandallarıyla anılan bir ismin devlet üniversitesinde görev yapmasının yükseköğretimde güven krizine yol açtığını düşünüyor.