Merhaba!

Kendi açtığım bloglarda her seferinde aynı hatayı yaptım bugüne kadar; henüz kendimi tanıtmadan yazılar yazmaya başladım. Geçen gün yine 'kendimi tanıtmakla başladığım bir blogum bile olamadı' diye üzülüyorum, telefonum titredi, "1 yeni mesaj"; gönderen: İTÜ24 Genel Yayın Yönetmeni. Benim itu24.com'a gönderdiğim başvuru formuna olumlu baktığını yazmış. Çok sevindim. Konuştuk ve görevimi belirledik; İTÜ24'ün Sosyal Medya Sorumlusu ve de İçerik Editörü olacaktım artık. Daha da sevindim. Zaman geçtikçe de gördüm ki, sevinmekte haklıymışım. Çünkü ben ilk defa bu denli fazla prensipleri olan bir topluluğa aitim. Örnekse yazı dilinde öyle kafamıza göre İtü24, ITU24, efendime söyleyeyim itü24'ü falan kullanamyoruz; ve bu benim çok hoşuma gidiyor. Kurumsal bir prensip olarak, yalnızca İTÜ24 ve itu24.com'u kullanabiliyoruz. "Kurumsal". "Prensip". Gözlerim nemleniyor işte, ne bileyim.

Tam da bu noktada bir paragraf başı yapmak istedim. İstedim, çünkü yazdıklarımın yine kendimi tanıtmaktan uzak, deneme türünde bir yazıya dönüşmesinden korktum. Asıl bahsetmek istediğim, ben kimim ve neden yazıyorum. O zaman direkt giriyorum konuya. Tiyatro ile zaman zaman aktif, zaman zaman pasif (seyirci) şekilde ilgilenen, edineceği meslek gereği daha şimdiden çok heyecan duyduğu arazilere çıkan, zamanının çoğunu modellemenin öğrenildiği bilgisayar kurslarına harcayan ve bunları yapmadığı zamanlarda bitirme teziyle uğraşan, petrol jeologu olmaya aday insanlara ben denir. Denir, çünkü CV tadında mı olmalı karar veremedim. Ama CV'de hayallerimiz olmuyordu değil mi. Halbuki hayaller asıl bizi ve hatta bugünümüzü yaratmaz mı.

'Tek kötü özelliğim dürüstlüğüm'vâri bir yazıya dönüşmeden, kendimi tanıtma faslını kapatmak istiyor ve geliyorum diğer mevzuya; söylesem olmuyor mu, neden yazıyorum?

Oluyor elbet, ama tam olmuyor. Söylerken yalnızca tanıdığım insanlarla fikir alışverişi yapabiliyorken, aynı şeyleri yazıya döktüğümde hiç tanımadığım insanlarla da düşündüklerimi paylaşma şansı bulabiliyorum. Hatta sırf bu yüzden, genelde bencil yazılar, yani sadece kendi kafamdakileri ve hissettiklerimi yansıtan yazılar yazmayı tercih ediyorum. Ama tabii ki günlük hayata dair konulardan da besleniyorum. Yani yeri geliyor, hiç tanımadığım sizlere de faydalı olabileyim diye yazıyorum, böyle de iyi biriyim. Tabii burada, yani İTÜ24 ailesine mensup biri olduğum sürece yazacaklarım için konuşmak gerekirse, mümkün olduğunca sizi de ilgilendiren konular olacağına emin olabilirsiniz. Gerçi "hayaller asıl bizi ve hatta bugünümüzü yaratmaz mı" demiştik değil mi? Amaan neyse. Belki de yaratmazlar, bilemiyorum.

İTÜ'de mezuniyet heyecanı: Cübbe bedeli yine cep yakıyor

MasterBee öğrencilerine İTÜ yurtlarında yeni hak

İTÜ’den Harvard öğrencilerine özel çağrı

Vadi Yurtları hakkında yaşanan son gelişmeler: gecikmeler, pencere krizi, sebil skandalı ve dahası...

arıSanat: Haziran 2025