Vadi Yurtları hakkında yaşanan son gelişmeler: gecikmeler, pencere krizi, sebil skandalı ve dahası...
16 Ağustos 2024'ten beri devam eden Vadi Yurtları güçlendirme çalışmalarında yavaş yavaş sona gelindi. Proje kapsamında güçlendirilecek 4 bloktan yalnızca 1 bloğu tamamlanan ve yeni girişlilerin bir kısmının yerleştirildiği Vadi Yurtlarında, güçlendirilen blokların yazın açılıp açılmayacağı konusundaki belirsizlik ve son günlerde sıkça konuşulan bazı odalardaki pencerelerin insan sağlığına zarar verecek küçüklükte olması ve bugün(8 Haziran) çıkan yurdun içindeki bir sebilin yanması krizi İTÜ'lü öğrenciler arasında tartışmalara neden oldu.
Vadililer yazın yurtlarına yerleşebilecek mi, vadi'nin açılması daha ne kadar ertelenebilir?
Güçlendirme projesinde defalarca yaşanan gecikmeler akıllara "Vadililerin yurtlara yerleşmesi daha ne kadar ertelenebilir?" sorusunu getiriyor. Bilindiği üzere bu projenin 12 Nisan'da tamamlanması ve Vadililere yurtlarının teslim edilmesi gerekiyordu. Fakat tamamlanması gereken tarihten 3 gün sonra yapılan açıklamada, "üniversitemize bağlı olmayan beklenmedik yapısal aksaklıklar" gerekçe gösterilerek iki bloğun inşaatının önümüzdeki bir ay içinde tamamlanacağı diğer iki bloğun ise yaz döneminde teslim edileceği bildirilmişti. Uzun zamandır yurtlarına kavuşmayı bekleyen Vadili öğrenciler, takvimler Haziran'ı gösterirken henüz hala tamamlanmamış 3 bloğun olduğunu öğrendi. Yazın ise yurtların açık olup olmayacağı hala belirsizliğini koruyor. Öğrenci arkadaşlarımızdan alınan bilgiye göre yazın iki bloğun açılma "ihtimali" var.
Güçlendirme çalışmaları küçük pencerelere mecbur mu bıraktı?
Binaların güçlendirmesi yapılırken, Vadi Yurtları gibi eski yapılarda taşıyıcı olmayan duvarların kaldırıldığı, yerine perde duvar yapıldığı öğrenildi. Bu perde duvarın zorunlu olarak yapıldığı ve bu duvarların içine yapılabilecek en büyük açıklığın bu olduğu ifade edildi. Ayrıca, artık binanın iklimlendirmesinin ve havalandırma sisteminin de olacağı aktarıldı. Aynı zamanda öğrencilerden alınan bilgiye göre koridorlardaki 12 odanın 1 veya 2'sinde bu sorunun yaşandığı söyleniyor. Fakat güneş ışığının bile zor girdiği bu pencereler nedeniyle odanın havalandırmasının neredeyse yalnızca havalandırma sistemi aracılığıyla mümkün olacak olması tartışmaya açık bir konu gibi gözüküyor.
Vadi yurtlarında yangın dedektörleri çalışmıyor, yanan sebil skandalı
Bu sabah saatlerinde(8 Haziran) Vadi Yurtlarının açılan bloğundaki bir sebilin alev aldığı öğrenildi. İşin ilginç yanı, yangın dedektörlerinin çalışmaması nedeniyle bütün bir katın dumanlar içinde kalması sonucu yangının fark edilmesi, öğrencilerin ölüm korkusu yaşamasına ve "Ya daha kötü bir tehlikede kalsaydık?" sorusunu sormalarına neden oldu. Yetkililerden yangın dedektörlerinin kontrol edilmesini talep ediyor, öğrencilerin canının değersiz olmadığını onlara hatırlatmak istiyoruz!
Vadi Yurtlarının son hali
Kapasite, hijyen ve güvenlik gibi konulardaki yetersizliğiyle sık sık gündeme gelen Vadi Yurtları, öğrencilerin yaşarken en çok zorlandığı İTÜ yurtlarının başında geliyordu. Bu nedenle öğrenciler yaklaşık bir seneden uzun zamandır sahip oldukları hakları talep etmek adına pek çok yürüyüş düzenledi, açık çağrılarda bulundu, dilekçe topladı ve bildiriler yayınladı. Bu haklı talepleri üzerine rektörle birebir konuşma fırsatı da buldular. Sürecin yavaş yavaş sonuna gelmeye başladığımız şu günlerde rektörün bu süreci öğrencilerle beraber yürütmesi, rektörle öğrenciler arasında yapılan görüşmeler ve fikir alışverişleri sonucu odalardaki kapasitenin 4'ten 3'e düşürülmesi, mutfak eşyalarındaki iyileştirmeler ile yenilenen mobilyalar öğrencilerin yüzünü sonunda güldürmeye başlamıştı.
Vadi'ye Koloğlu Eğitim Vakfı desteği
Aynı zamanda, Koloğlu Eğitim Vakfı'nın Vadi Yurtları'nın tefrişat masraflarını karşıladığı biliniyor.
Rektörün daha öncesinde yaptığı "Ben sizi yurtlara yerleştirmek zorunda mıyım?" gibi açıklamaları, tadilatın hala bitmemiş olması ve özellikle bugün yaşanan sebil skandalı nedeniyle öğrenciler, sürecin şeffaf ve düzgün devam edeceğinden şüphe duyduklarını belirtiyor.
Bizler de İTÜ öğrencileri olarak bu konular hakkındaki belirsizliklerin önlenmesi adına yetkililerden bir açıklama bekliyor, gereğinin yapılmasını talep ediyoruz. Konforlu, sağlıklı ve dahası insan onuruna yakışır bir yaşam alanına sahip olmak her öğrencinin en temel hakkıdır.