
Kendi okulumuzda yabancı gibi: Justin Timberlake konseri İTÜ’yü felç etti
İstanbul Teknik Üniversitesi, 30 Temmuz’da müzik tarihine geçecek bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Justin Timberlake, Ayazağa Kampüsü’nde sahne aldı. Ancak konserin büyüklüğü, görkemi ve coşkusundan çok, geride bıraktığı kaos, güvenlik zafiyetleri ve öğrencilerin görmezden gelinmesi konuşuldu.
12 bin yabancı satışla sınır tanımayan organizasyon
Organizatör şirketin verilerine göre sadece yurt dışından 12 binin üzerinde bilet satıldı. Toplam bilet sayısının bunun çok daha üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Günler öncesinden kampüs, sayısız barikatla kapatıldı; üstelik bu barikatlardan konser alanı yakınında olanlara siyah örtüler gerildi. Bilet almayanların konseri, konser alanının dışında kampüsün herhangi bir yerinden izleyememesi adına gereken her şey yapıldı ki bu bu engellenen kitle İTÜ öğrencilerinden başkası değildi. Öğrenciler, sınav haftasının ortasında kendi kampüslerinde hareket edemez hâle geldi. Öğrenci geçişlerinin daraltılması ve kampüs içindeki temel alanlara ulaşımın kısıtlanması, ciddi tepkilere neden oldu.
Konser girişinde bir görsel
Güvenlik mi gösteri mi? K9’lar ve bomba imha ekiplerinden sonra kontrolsüz girişler
Konser günü binlerce insan erken saatlerde gelip kampüsü gezdi. Hatta aynı gün MED binasında Türkçe sınavına giren öğrencilerden gelen bilgilere göre, sınav esnasında birkaç kez sınıfa yabancı insanların girip sınav olduğunu gördükten sonra çıktıkları öğrenildi. Kampüste vakit geçirdikten sonra insanlar konser alanına giriş sırası için yerlerini almaya başladılar. Bu sıra öylesine uzun bir sıraydı ki yemekhane civarından Kimya-Metalurji Fakültesi’ne kadar uzanıyordu ve çok yavaş ilerliyordu. Sıra organizasyon şirketinin yetersiz kontrollerinden kaynaklı saatlerce uzunluğunu korudu. Sabah saatlerinde kampüste gözlemlenen K9 köpekleri ve bomba imha ekipleri böylesine bir sıra için gerçekten çok sıkı güvenlik denetimlerinin olacağını düşündürdü. Fakat saatler ilerledikçe hala bitmek bilmeyen bu sıra konser saati geldiğinde de devam ediyordu ve birçok izleyici konser başlamasına rağmen henüz bilet kontrolünden bile geçmemişti. Bir süre sonra konsere girişlerin tamamen açıldığı ve isteyen herkesin konser alanına girebileceği duyuldu. Bu haberle birlikte neredeyse kampüsteki herkes özellikle de sırada bekleyenler hızlıca koşarak kontrolsüz bir şekilde konser alanına akın etmeye başladı. Bu sırada kimseye ne bilet kontrolü ne de arama yapıldı. Aynı vakitlerde arı kapıda çıkan kavgalardan dolayı güvenliklerin kampüse girişi de tamamen açtığı öğrenildi. Ve en sonunda herkes kampüse ve konser alanına tabiri caizse elini kolunu sallayarak giriş yapıyordu. Sabah saatlerinde denetimin sıkı olacağı düşünülürken gecenin ilerleyen saatlerinde kampüsteki güvenlik tam bir fiyaskoya döndü.
Konser günü güvenlik önlemlerinin sıkı olacağını düşündürten görseller
Otopark ücreti 1000 TL, VIP için 3000 TL
Sosyal medyada en çok yankı bulan detaylardan biri de otopark fiyatlarıydı. Binlerce lira ödeyen katılımcılar, kampüs içi otoparklara yönlendirildiklerinde 1000 TL, VIP bilet sahipleri ise 3000 TL gibi uçuk ücretlerle karşılaştı. Üstelik bu ücretler karşılığında dahi yönlendirme ve yerleşim anlamında ciddi sorunlar yaşandı. Konsere VIP bilet alan insanların otopark ücreti konusunda daha da fazla ödemesi gerektiği gibi üzerine VIP bilet alıp binlerce lira daha fazla ödemelerinin hiçbir anlamı kalmadı. Çünkü bir noktada güvenlik tedbirlerinin ve organizasyon düzeninin ihmal edilmesiyle konser alanında zaten herkes istediği yere gidip konseri izleyebilir hale gelmişti. Bu konu sonrasında sosyal medyada da çok ses getirdi.
Bir sosyal medya kullanıcısının konser alanında yaşadıklarını dile getirdiği gönderi
Konser sonrası: Çöp, kalabalık ve kaos
Konser 23.00 civarında sona erdi ancak asıl kargaşa o saatten sonra başladı. Kampüs çıkışlarında yönlendirme yapılmadı ve insanlar dakikalarca kampüsten çıkamadı. Etkinlik alanı ve çevresi çöp yığınlarıyla kaplandı. Konser günü kampüste alkol tüketildiği gözlemlendi ve konser sonrası kampüste yer yer alkol şişelerine rastlandı. Öğrenciler sosyal medyadan konser için gelen insanlar tarafından kız yurtlarının pencerelerinin fotoğraflarının çekildiğini ve yurtlara otomatlardan su alma bahanesiyle giriş yapılmaya çalışıldığını belirtti. Aynı zamanda konsere girişler kadar konserden çıkışların da kontrolsüz bir şekilde yetersiz bir organizasyonla yürütülmeye çalışılması konser bitişinde de büyük bir izdiham ve insan trafiği yarattı. Üstelik konser için gelen ve İTÜ öğrencisi olmayan insanların konser sonu kampüsten tamamen çıktıklarına emin olabilmek adına da bir güvenlik önlemi alınmadığı gözlemlenmedi.
Stadyumda ve kampüsün başka noktalarında görüntülenen alkol şişelerinden bazıları
Adeta çöplüğe dönen İTÜ kampüsü
Sosyal medyada ortaya serilen gerçekler
X kullanıcılarının konser günü ve gecesine dair yaptığı paylaşımlar, organizasyonun iç yüzünü gözler önüne serdi. Kampüse normal bir zamanda girişte arkadaşlarıyla gelen öğrencilerin, güvenlik tarafından sorgulandığı, fotoğrafla yüz benzerliği kontrol edilip öyle içeri alındığı bilinirken konser günü ilerleyen saatlerde hiçbir kontrol olmaksızın binlerce kişinin alana girdiği belirtildi. Öğrenciler, kampüs içinde dolaşan grupları ve çöplüğe dönen alanları sosyal medyada belgeledi. Konsere gelen birçok insan da yapılan organizasyonun fiyaskosunu paylaşımlarıyla dile getirdi.
Öğrenciler ve konsere gelen izleyicilerden gelen bazı tepkiler
Bu kampüs bizim evimiz
Bazı sosyal medya kullanıcıları, öğrencilerin konsere ücretsiz girmesinden rahatsızlık duyduklarını ifade etti. Ancak unutulmamalı ki burası bizim yaşam alanımız. Böylesine büyük ve kalabalık bir etkinliğin, sınav haftasının ortasında kampüsümüze taşınması bizi mağdur etti. Kendi üniversitemizdeki bir konsere ücretsiz girmemiz bu kadar büyük tepkilerle karşılanacaksa, asıl sorgulanması gereken şey öğrencilerin günlük hayatını riske atan bu denli organizasyonel eksikliklerdir. Günün sonunda bu kampüste yaşamaya devam edecek olan biz öğrencileriz. Ve bu yetersizliklerin yol açtığı sorunları yaşamaya devam edecek olanlar da yine bizleriz. Çünkü tıpkı girişlerin kontrolsüz olması gibi, çıkışlar da tamamen denetimsizdi.
Dilerdik ki bu böylesine büyük çaplı bir konserden övgü dolu sözlerle bahsedebilelim fakat ihmaller ve yetersizlikler sonucu karşılaştığımız senaryo maalesef bu şekildeydi.