6 Şubat depreminden sonra İTÜ’de neler yapıldı, neler yapılmadı?
6 Şubat 2023 gecesi saat 04:17'de, Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen 7.7 büyüklüğündeki acı deprem felaketinin, aynı gün saat 13.24'te yine Kahramanmaraş merkezli 7.6 büyüklüğünde bir deprem ve artçı sarsıntılarının üzerinden bugün tam 2 yıl geçti. 11 ili yıkıp, 81 ili yürekten sarsan bu depremler sonucunda maalesef resmi kayıtlara göre 50 bini aşkın vatandaşımızı kaybettik. Bütün vatandaşlarımız seferber olup deprem bölgesine yardım gönderebilmek, oradaki yaraları bir nebze de olsa sarabilmek için adeta kolları sıvadı. Peki İTÜ’de depremden bugüne kadar neler yaşandı? Nelerden ders çıkarıldı? Nelere sessiz kalındı?
İTÜ'lülerden hayat kurtaran teknolojiler
İTÜ’lüler tarafından arama kurtarma çalışmalarına katkı sağlamak amacıyla internetsiz çalışan bir "Enkaz Dinleme Uygulaması" geliştirildi. Bu uygulama, enkaz altında kalan vatandaşların seslerinin çok daha rahat duyulmasını sağladı.
Ayrıca İTÜ’lüler deprem bölgelerindeki temiz ve içilebilir su eksikliğini gidermek amacıyla yeni bir su arıtma teknolojisi geliştirdi. Bu teknoloji, depremzedelerin ve arama kurtarma ekiplerinin temiz suya erişimini önemli ölçüde kolaylaştırdı.
İTÜ'lü öğrenciler sayesinde deprem bölgesine 10 tırlık destek
İstanbul genelinde ve İTÜ’de deprem bölgesine yardım için birçok koli hazırlandı. İTÜ Gönüllülük Kulübü ve birçok öğrenci kulübü, bu yardım kampanyasının organizasyonunda yer aldı. Taşkışla ve Ayazağa’da koliler hazırlanırken, Tekstil Mühendisliği öğrencileri battaniyeler dikti. Kızılay iş birliğiyle kan bağışı noktaları kuruldu.
İTÜ Arama Kurtarma Kulübü üyeleri ve birçok gönüllü öğrenci, deprem bölgesinde katıldıkları operasyonlarda 36 kişiyi enkaz altından kurtardı. İTÜ Mağara Araştırma Kulübü (İTÜMAK), o zor günleri kendi gözünden bizlere aktardı.
İTÜ’lü deprem ve afet uzmanları ise depremin ilk gününden itibaren araştırmalar yaparak ve incelemelerde bulunarak yetkililere önerilerde bulundu. Ayrıca, İTÜ Mezunları Derneği, depremden etkilenen İTÜ öğrencileri için bir yardım kampanyası başlattı.
Deprem bölgesinden ve İTÜ'lü gönüllülerden bir kare
Üniversiteler yeniden uzaktan eğitime başladı
Depremzedeler, ülkemizin dört bir yanındaki KYK yurtlarına yerleştirildi, üniversite öğrencileri içinse uzaktan eğitim zili yeniden çaldı. Öğrenciler ve akademisyenler uzaktan eğitime her ne kadar tepki gösterse de, yaşanan felaketin ardından ilk gözden çıkarılan, biz öğrencilerin eğitim hakkı oldu.
Vizeler online olarak gerçekleştirildi, ancak FIZ 101/101E/102/102E vize sınavlarında teknik aksaklıklardan dolayı binlerce öğrenci sisteme giremedi ve vize sınavları iptal edildi. Online gerçekleştirilen KIM 101/101E, MAT 103/103E/104/104E vize sınavlarının, ve FIZ 101/101E/102/102E için vize yerine verilen ödevlerin dönem sonu notuna etkisi ise sadece %5 oldu.
Öğrencilerin ortak tepkisi sonucunda, öğrenciler tam "her şey düzeldi, vizeler yeniden %50 etkileyecek" derken, Matematik Bölümü tarafından öğrencilerin girdiği vizeler aniden iptal edildi, yerine AYVA sistemi üzerinden gerçekleştirilecek ve %50 etkili olacak bir ödev verileceği duyuruldu.
İTÜ, uzaktan eğitim konusunda her ne kadar sınıfta kalsa da, öğrencileri mağdur etme konusunda adeta ders verdi. "Finalleri nasılsa yüz yüze yapacağız." Diyerek bütün sistemi baştan yaratan İTÜ, daha sonra finalleri de online yapacağını duyurdu; ve öyle de yaptı.
Zaten duygusal olarak zor bir süreçten geçen öğrencilere, dersleri konusunda bu kadar belirsizlik ve zorluk yaşatılması ne kadar doğru oldu? Bu kadar önemli bir konuda bile gereken hassasiyetin gösterilmemesi, öğrencilerin güvenlik ve eğitim haklarıyla ilgili oldukça kaygı verici durumlar oluşturmakta.
Deprem riski ortada, güçlendirme çalışmaları belirsizliğini koruyor
6 Şubat depreminden sonra, gözler İstanbul’daki deprem gerçeğine çevrildi. İTÜ’de depreme karşı tedbirler alınmaya başlaması için bu kadar yıkıcı bir depremin yaşanmasının beklenmiş olması, akıllara “Kampüste güvende miyiz? Yurtlarımız yeterince dayanıklı mı?” gibi soruları getirdi. İlk boşaltılan yurt, İTÜ Geçici Kız Konukevi Yurdu oldu. Öğrencilere ise “Sizin yurdunuz 3 yıldır depreme dayanıksız, 1 hafta içinde boşaltın” şeklinde talimat verilmesi öğrencilerde şaşkınlık yaratırken, bu talimat öğrencileri “Bunca zamandır canımız hiçe mi sayılıyor?” diye düşünmeye itti. Bunun üstüne İTÜ, yurtları güçlendirmeye başlamak yerine, Gümüşsuyu Yurdu'nda kalan kız öğrencilerine "yönetmelik gereği" onları Gümüşsuyu Yurdu'ndan çıkaracaklarını, yeni dönemde Ayazağa'daki diğer yurtlara başvurmaları gerektiğini belirten bir mail gönderdi.
Apar topar boşaltılan Geçici Kız Konukevi
Vadi ve Ayazağa Kız Öğrenci Yurdu, İTÜ'den gelen resmi açıklamayla boşaltıldı. Diğer İTÜ yurtları için de belirsizlik ve ihmalkarlıklar devam etmekte. Yapılan karot testleri sonucunda yalnızca Ali İhsan Kız Öğrenci Yurdu’nun sorunsuz test sonuçlarını paylaşması ve diğer yurtların test sonuçlarının paylaşılmaması nedeniyle öğrenciler tedirginlik yaşamakta.
Depreme dayanıklı olmadığı gerekçesiyle 2019'da kapatılan Kültür Sanat Birliği (KSB) Binası
Dersler devam ediyor, ama binalar ne kadar dayanıklı?
Vadi Yurtlarından sonra üç fakülte, bir enstitü ve bir yurt daha deprem güçlendirme projesine dahil edilmişti. Ancak 2024’ün ilk çeyreğinde başlaması planlanan güçlendirme çalışmaları için henüz somut bir adım atılmadı.
Projenin zamanında tamamlanıp tamamlanamayacağı belirsizliğini korurken, güvenli olmayan fakültelerde ise eğitim 2024 bahar ve güz dönemi boyunca devam etti. Öğrenciler, kendi güvenlikleri için net açıklamalar ve şeffaf bilgilendirme talep etmesine rağmen yetkililer buna kulak asmadı.
Bilindiği üzere konu inşaat olduğu zaman İTÜ'de zaman adeta duruyor. 7 yıl gecikme ile biten ancak hala eksikleri olan Bilgisayar ve Bilişim Fakültesi Binası ve hala daha tam anlamıyla İşletme Fakültesine taşınamayan, derslerinin bir kısmını eski Yabancı Diller Yüksekokulunda hazırlık öğrencileri ile aynı binada alan İşletme Fakültesi öğrencileri sadece birkaç örnek.
Hali hazırda inşaatı süren MED-C, Yabancı Diller Yüksekokulu ve Medikososyal binaları zamanında tamamlanmadığı için aksaklıklar devam ederken rektör yıl sonu toplantısında birçok konuya değindiği gibi, inşaatların akıbetine de değinmişti. Şu an ise MED-C inşaatı bitmeye yaklaşırken, üç fakültenin taşınması yeniden gündemde.
Fakülteleri güçlendirmek için "para" yok
Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi, Maden Fakültesi, Gemi İnşaatı ve Deniz Bilimleri Fakültesi, sırasıyla güçlendirme projesi kapsamına alınacak. Bu fakültelerdeki öğrencilerin ise MED-C binasının bitmesiyle MED-C binasında ve diğer fakültelerde eğitime devam edeceği tahmin ediliyor. Bu üç fakülte Dünya Bankası fonlarıyla güçlendirilecek, ancak İnşaat Fakültesi gibi öğrencilerde endişe yaratan diğer fakültelerin güçlendirilmesi için yeterli bütçenin bulunmadığı söylenmekte.
Vefat eden arkadaşlarımız
Depremde hayatını kaybettiği İTÜ tarafından resmi olarak duyurulan;
-
Bilgisayar Mühendisliği 4. sınıf öğrencisi Ahmet Gökçe
-
Kuzey Kıbrıs Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği öğrencisi Batuhan Meşe
-
Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği mezunu Burak Dinç Dağtekin
-
Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği öğrencisi Batuhan Yüce
- Elektrik Elektronik Mühendisliği öğrencisi Mehmet Ender
arkadaşlarımız başta olmak üzere vefat eden tüm vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına sabırlar diliyoruz. Bu süreçte özverili çalışmaları için de arı24 ailesi olarak tüm İTÜ'lülere teşekkür ederiz.
arı24 ailesi olarak bu haberimizde, geçtiğimiz 2 yıl boyunca neler yapıldığına ve neler yapılmadığına dair bir değerlendirme yapmış olsak da, 1999 Gölcük Depremi'nden bu yana aslında pek fazla ders almadığımızı unutmamamız gerekiyor. Evet, depremden kaçamayız, ancak depremin etkilerini minimize edebiliriz. arı24 ailesi olarak, daha fazla geç kalınmadan gerekli tedbirlerin bir an önce alınmasını temenni ediyoruz.